Changes

no edit summary
Line 67: Line 67:  
==İçerik==
 
==İçerik==
   −
=== 1.İklim krizi nedir? ===
+
=== İklim krizi nedir? ===
 
''Bu bölümde, “iklim değişikliği” olarak bilinen fenomeni inceleyeceğiz. Nedir? Buna ne sebep oluyor? Ve neden acil?''
 
''Bu bölümde, “iklim değişikliği” olarak bilinen fenomeni inceleyeceğiz. Nedir? Buna ne sebep oluyor? Ve neden acil?''
   Line 82: Line 82:  
Seller, kuraklıklar, sıcak hava dalgaları ve kasırgalar iklim değişikliğinden önce de meydana geldi, ancak iklim bilimi bize iklim değişikliğinin bu tür aşırı “hava olaylarını” daha olası veya yoğun hale getirdiğini ve dünyanın her bölgesinde milyonlarca insanı evlerini kaybetme, ölme, yaralanma veya yeterli yiyeceğe ve temiz içme suyuna sahip olmama riskiyle karşı karşıya olduğunu söylüyor.  
 
Seller, kuraklıklar, sıcak hava dalgaları ve kasırgalar iklim değişikliğinden önce de meydana geldi, ancak iklim bilimi bize iklim değişikliğinin bu tür aşırı “hava olaylarını” daha olası veya yoğun hale getirdiğini ve dünyanın her bölgesinde milyonlarca insanı evlerini kaybetme, ölme, yaralanma veya yeterli yiyeceğe ve temiz içme suyuna sahip olmama riskiyle karşı karşıya olduğunu söylüyor.  
   −
=== 2. Ekolojik kriz nedir? ===
+
=== Ekolojik kriz nedir? ===
 
''İnsan faaliyetlerinin gezegenimizi paylaştığımız diğer türler üzerinde ne gibi etkileri var? Bu bölümde, biyoçeşitliliğin insan sağlığı ve gelişimi için neden bu kadar önemli olduğuna ve dünyadaki yerli toplulukların rolüne bir göz atacağız.''
 
''İnsan faaliyetlerinin gezegenimizi paylaştığımız diğer türler üzerinde ne gibi etkileri var? Bu bölümde, biyoçeşitliliğin insan sağlığı ve gelişimi için neden bu kadar önemli olduğuna ve dünyadaki yerli toplulukların rolüne bir göz atacağız.''
   Line 114: Line 114:  
Yüzlerce yıllık marjinalleştirme ve sömürgeleştirme tarihi nedeniyle, yerli halkların aşırı yoksulluk içinde yaşama olasılığı, yerli olmayan muadillerine kıyasla neredeyse üç kat daha fazladır<ref>[https://www.un.org/en/observances/indigenous-day UN]</ref>. Biyoçeşitlilikteki kriz, bu eşsiz ve çeşitli kültürlerin, bilgi sistemlerinin, dillerin ve kimliklerin geleceği ile de iç içedir.
 
Yüzlerce yıllık marjinalleştirme ve sömürgeleştirme tarihi nedeniyle, yerli halkların aşırı yoksulluk içinde yaşama olasılığı, yerli olmayan muadillerine kıyasla neredeyse üç kat daha fazladır<ref>[https://www.un.org/en/observances/indigenous-day UN]</ref>. Biyoçeşitlilikteki kriz, bu eşsiz ve çeşitli kültürlerin, bilgi sistemlerinin, dillerin ve kimliklerin geleceği ile de iç içedir.
   −
==== 3. Neden bir iklim krizi ve ekolojik kriz içindeyiz? ====
+
=== Neden bir iklim krizi ve ekolojik kriz içindeyiz? ===
 +
''Bu bölümde, geçtiğimiz yüzyılların bazı baskın “dünya görüşleri”nin, bugünün iklim krizinin ve ekolojik krizinin altında yatan doğaya karşı tutumu nasıl şekillendirdiğini keşfedeceğiz.''
 +
 
 +
İklim ve biyoçeşitlilik krizi karmaşık bir sorundur ve birbiriyle kesişen birçok siyasi, ekonomik ve sosyal sorunun sonucudur. Bu zorluğun üstesinden gelmenin zorluğunun altında yatan faktörlerden biri, iklim ve ekolojik krizin temelini oluşturan bazı “dünya görüşleri”dir.
 +
 
 +
Dünya görüşü, etrafımızdaki dünyayı görmek için kullandığımız bir gözlük gibidir. Dünya görüşümüz temel değerlerimizi ve inançlarımızı temsil eder ve nasıl düşündüğümüzü ve dünyadan ne beklediğimizi şekillendirir. Kendi kişisel deneyimlerimizden, ailelerimizden ve öğretmenlerimizden bize aktarılan inanç ve değerlerden ve içinde büyüdüğümüz kültürün inanç ve değerlerinden etkilenir. Dünya görüşümüz, dünyayı nasıl gördüğümüzü ve nasıl davrandığımızı etkiler.
 +
 
 +
Günümüzde “'''ekonomik büyüme'''” genellikle ilerlemenin ve yaşam standartlarının iyileştiğinin bir göstergesi olarak kullanılmaktadır. Bununla birlikte, ekonomik büyüme fikri, genellikle insanların doğaya hükmettiği ve onu '''sömürdüğü''' bir dünya görüşüyle birleştirilir<ref>Alberro, Heather [https://theconversation.com/humanity-and-nature-are-not-separate-we-must-see-them-as-one-to-fix-the-climate-crisis-122110 Humanity and nature are not separate – we must see them as one to fix the climate crisis]</ref>. Bu "dünya görüşü", çevreyi kirleten birçok ulusun kalbinde yer alır ve birçoğu, köklerinin 400 yıl önce, '''Bilimsel Devrim''' olarak bilinen bir dönemde olduğuna inanır. Zamanın aydınları, insanın doğadan ne kadar üstün olduğunu ve insanın doğaya hükmetme hakkının ne olduğunu yazdılar<ref>Descartes, R. (1637). ''[https://www.gutenberg.org/files/59/59-h/59-h.htm Discourse on the Method]''</ref>. Bu zaman zarfında ilk kez yayılan fikirler, sonraki yüzyıllarda son derece etkili oldu ve bugün zengin ülkelerde hala mevcut olan yasaları, teknolojileri, yaşam biçimlerini, gelenekleri ve kültürleri bilgilendirmeye yardımcı oldu. Bu yaşam biçimlerinin birçoğu o zamandan beri dünyanın diğer ülkelerine aktarıldı veya dayatıldı.
 +
 
 +
'''Sanayi Devrimi'''<nowiki/>'nden bu yana bilim ve teknolojideki gelişmeler, zengin ülkelerde yaşayan insanları doğaya doğrudan bağımlılıklarından uzaklaştırdı. Milyonlarca insan şehre taşınmış ve el aletleriyle bir şeyler yapmak ve karada çalışmak yerine makine çalıştırdıkları fabrikalarda çalışmaya başlamıştır. Bu dönemde buharlı tren, otomobil ve elektrikli ampul gibi yeni teknolojiler insanların hayatlarını hızla değiştirdi - tıpkı 50 yıl öncesine kıyasla cep telefonlarının, kişisel bilgisayarların ve internetin bugün hayatı değiştirdiği gibi. Bazı teknolojik değişiklikler şüphesiz insanlara fayda sağlarken - örneğin modern tıbbı şekillendirerek - yeni teknolojiler insanların daha önce mümkün olmayan bir şekilde doğaya hükmetmesine ve doğadan çıkarmasına izin verdi.
 +
 
 +
Sanayi Devrimi, fosil yakıtların toplu ölçekte madenciliğine izin verdi. Yanan fosil yakıtlar, 100 yılı aşkın bir süredir baskın enerji kaynağı olmuştur ve bu, ekonomik kalkınmayı yönlendirmiştir. Bunun bir sonucu olarak, zaman içinde en büyük miktarda sera gazı üreten ABD, İngiltere ve AB ülkeleri gibi zengin ülkeler olmuştur<ref name=":5">[https://wedocs.unep.org/bitstream/handle/20.500.11822/34438/EGR20ESE.pdf?sequence=25 UN Emissions Gap Report 2020 - Executive Summary]</ref>. Şimdi, Çin ve Hindistan gibi ülkeler zengin ülkelerle aynı gelişme yolunu izledikçe, her yıl daha fazla insan fosil yakıtları yakmaya bağımlı hale geliyor<ref name=":5" />. Hızla büyüyen ekonomisiyle Çin, şu anda dünyanın en büyük sera gazı yayan ülkesidir<ref>[https://op.europa.eu/en/publication-detail/-/publication/9d09ccd1-e0dd-11e9-9c4e-01aa75ed71a1/language-en Fossil CO2 and GHG emissions of all world countries - 2019 Report]</ref>. Tarihsel olarak ABD en büyük emisyon salan ülke olmuştur, yani zaman içinde en fazla miktarda sera gazı salmıştır<ref>[https://www.statista.com/statistics/1224630/cumulative-co2-emissions-united-states-historical/ Statistica]</ref>. Emisyonlara en çok katkıda bulunan beş ülke arasında, ABD ayrıca kişi başına en yüksek CO2 emisyonuna sahiptir<ref>[https://www.researchgate.net/publication/337033405_The_Truth_Behind_the_Climate_Pledges The Truth Behind the Climate Pledges]</ref>.
 +
 
 +
İklim krizi ve ekolojik kriz çok boyutlu bir sorundur ve bunun neden olduğuna veya neden ele alınmadığına dair tek bir anlatı bulmak imkansızdır. Dahası, insanların iklim krizi ve ekolojik krizin ölçeğini ve sonuçlarını kavraması çok zor ve bu da insanların gerektiği kadar kararlı ve acil hareket etme yeteneklerini kısıtlıyor.
Community-Host
32

edits

MediaWiki spam blocked by CleanTalk.